Difference between revisions of "Turkish and Bashkir/Pending tests"

From Apertium
Jump to navigation Jump to search
Line 30: Line 30:
 
----------------------------------
 
----------------------------------
 
Häzír ük kuzgalayık, yukha huñlarbız = Hemen şimdi kalkalım, yoksa geç kalacağız.
 
Häzír ük kuzgalayık, yukha huñlarbız = Hemen şimdi kalkalım, yoksa geç kalacağız.
  +
Һазир үк кузҝалајык, јукһa һунларбыz-Cyrillic
   
 
Hin toğrolokto aytkanda yaratmayhıñ = Sen, gerçek söylenilince, hoşlanmıyorsun.
 
Hin toğrolokto aytkanda yaratmayhıñ = Sen, gerçek söylenilince, hoşlanmıyorsun.
  +
Һин тоғролокто
   
 
Uynap höylähäñ dä uylap höylä = Şaka söylesen de düşünüp söyle.
 
Uynap höylähäñ dä uylap höylä = Şaka söylesen de düşünüp söyle.
  +
   
 
Üzíníñ zur bähíthízlíkkä osrağanın hizä = Kendisinin büyük (bir) bahtsızlığa uğradığını hissediyor.
 
Üzíníñ zur bähíthízlíkkä osrağanın hizä = Kendisinin büyük (bir) bahtsızlığa uğradığını hissediyor.
   
Bında öyzär taştan matur itíp halıngandar, tübälärín arış halamdarı mínän yapkandar = Burada, evler, taştan güzel (bir şekilde) yapılmış; çatılarını (da) çavdar sapları (harf. "samanları") ile örtmüşler.
 
   
 
Yulga irtängí halkında sığırbız = Yola sabah serinliğinde çıkacağız.
 
Yulga irtängí halkında sığırbız = Yola sabah serinliğinde çıkacağız.
  +
   
 
Säğät östö huktı = Saat üçü vurdu.
 
Säğät östö huktı = Saat üçü vurdu.
  +
   
 
Bawzıñ ozono, hüzziñ kıskahı yakşı = İpin uzunu, sözün (ise) kısası iyi(dir).
 
Bawzıñ ozono, hüzziñ kıskahı yakşı = İpin uzunu, sözün (ise) kısası iyi(dir).
  +
   
 
Alt alhañ hınap al, aksa alhañ hanap al = At al(ı)rsan, sınayıp al, para al(ır)san sayıp al.
 
Alt alhañ hınap al, aksa alhañ hanap al = At al(ı)rsan, sınayıp al, para al(ır)san sayıp al.
  +
   
 
Kistärín min öyzä bulam = Akşamları ben evde olurum.
 
Kistärín min öyzä bulam = Akşamları ben evde olurum.

Revision as of 19:59, 23 December 2011

Bashkir → Turkish

Nouns

  • (ba) йомортҡа → Yumurta :: egg
  • сәскә → Çiçek :: flower
  • йөрәк → Kalp :: heart
  • әсә → Anne :: mother
  • ата → Baba :: father
  • ҡош → Kuş :: bird
  • йылан → Yılan :: snake

Verbs

  • күреү → Görmek :: to see
  • йәшәү → Yaşamak :: to live
  • осоу → Uçmak :: to fly
  • атлау → Yürümek :: to walk
  • биреү → Vermek :: to give
  • килеү → Gelmek :: to come
  • ашау → İçmek :: to eat

Adjectives

  • яҡшы → İyi :: good
  • һыуыҡ → Soğuk :: cold
  • бысраҡ → Kirli :: dirty
  • дымлы → Islak :: wet
  • ҡоро → Kuru :: dry
  • яңы → Yeni :: new



Häzír ük kuzgalayık, yukha huñlarbız = Hemen şimdi kalkalım, yoksa geç kalacağız. Һазир үк кузҝалајык, јукһa һунларбыz-Cyrillic

Hin toğrolokto aytkanda yaratmayhıñ = Sen, gerçek söylenilince, hoşlanmıyorsun. Һин тоғролокто

Uynap höylähäñ dä uylap höylä = Şaka söylesen de düşünüp söyle.


Üzíníñ zur bähíthízlíkkä osrağanın hizä = Kendisinin büyük (bir) bahtsızlığa uğradığını hissediyor.


Yulga irtängí halkında sığırbız = Yola sabah serinliğinde çıkacağız.


Säğät östö huktı = Saat üçü vurdu.


Bawzıñ ozono, hüzziñ kıskahı yakşı = İpin uzunu, sözün (ise) kısası iyi(dir).


Alt alhañ hınap al, aksa alhañ hanap al = At al(ı)rsan, sınayıp al, para al(ır)san sayıp al.


Kistärín min öyzä bulam = Akşamları ben evde olurum.