Difference between revisions of "Turkish/Disambiguation Errors"

From Apertium
Jump to navigation Jump to search
Line 117: Line 117:
 
180 edip<n>: Romanya ABD'den Irak Büyükelçiliği'nin kapatılması yönünde gelen istemi
 
180 edip<n>: Romanya ABD'den Irak Büyükelçiliği'nin kapatılması yönünde gelen istemi
 
ve Iraklı diplomatları sınırdışı >>edip<< etmemeyi düşünüyor.
 
ve Iraklı diplomatları sınırdışı >>edip<< etmemeyi düşünüyor.
  +
  +
  +
* sould be recognized as çık<v>
  +
177 çıktı<n>: Yarışlara katılan 150 rafting botu, kayık ve kanonun yariscilari, 25 Temmuz
  +
günü 90 km'lik etkinliğin 3 ayağı olan Strbacki Buk şelaleleri yarisini
  +
tamamlamalarının ardından adaya >>çıktılar<<.
  +
  +
* should be recognized as metan<n>
  +
175 meta<n>: TİRAN, Arnavutluk -- Sanayi Bakanı Viktor Doda 23 Şubat Pazartesi günü
  +
yaptığı açıklamada, bir bitümen madeninde meydana gelen >>metan<< gazı
  +
patlamasında altı madencinin öldüğünü, en az sekizinin de
  +
yaralandığını söyledi.
  +
  +
* should be recognized as either taşıma<n> or taşı<v>
  +
171 taş<n>: Aslında gemi >>taşıma<< konteynerleri olan büyük metal kutular, büyük ve
  +
renkli bir plastik kubbenin altında kurulu çadırda yan yana dizilmişler.
  +
  +
* should be recognized as uzun<adj>
  +
168 uz<n>: Bir yıl fazla kısa, iki yılsa fazla >>uzundur<<," sözlerini yayinladi.Alman
  +
Başbakanı Gerhard Schroeder'in eski dış politika ve güvenlik
  +
danışmanlığını yapan 53 yaşındaki Steiner, misyonun Haziran 1999
  +
  +
* should be recognized as usta<n>
  +
168 us<n>: Katilleri adalete teslim etmek için her şeyi yapacağız," diye
  +
konustu.Finlandiya'nın eski başbakanlarından olan Holkeri, >>usta<< Alman
  +
diplomat Michael Steiner'in yerini alarak, dördüncü UNMIK Baskani oldu.
  +
kuruluşundan bu yana Kosova'daki üçüncü BM yöneticisi.
  +
  +
* should be recognized as yoksun<adj>
  +
160 yok<n>: IMF'nin 90 boyunca kendisinden yardım isteyen ülkeleri yönlendirdiği yollar
  +
da bu yaklaşımın net örneklerini ortaya koymaktadır.bir diğer örnek de
  +
enerji piyasalarının "liberalleştirilmesi"nde, gerekli düzenlemelerden
  +
>>yoksun<< ve gelişmekte olan piyasalarda, tüketicinin korunmaya muhtaç
  +
olduğu piyasalarda vücut bulmuştur.
  +
  +
* should be recognized as aç<v>
  +
156 açacak<n>: BH Başbakanı Adnan Terziç çalışmasının onaylanmasını memnuniyetle
  +
karşılayarak, bunu hükümet ve uluslararası toplum açısından büyük bir
  +
başarı olarak nitelendirdi.Diğer yandan, BH'deki uluslararası bağış
  +
kuruluşlarıyla yerel yetkililer Perşembe günü, Saraybosna yakınlarındaki
  +
Butmir kentinde bir askeri eğitim merkezi >>açacaklar<<.
  +
  +
* should be recognized as bin<num> or bin<n>
  +
149 bini<n>: En kötü duruma karşı hazırlıklı olmak için, Yunanistan, 33 kamu
  +
savcısını, tutuklamaları işleme koyma ihtiyacına karşı hazırda
  +
bekletiyor.Yetkililer, Selanik'e en az 60 bin göstericinin gelmesini ve zirve
  +
sırasında protesto gösteriler düzenlemelerini bekliyor.Gostericiler ise, bu
  +
rakamın 100 >>bini<< bulacağıni soyluyor.Göstericiler, "sosyal itaatsizlik"
  +
olarak nitelendirilen eylemlerde bulunacaklarını bildiriyor.Göstericilerin
  +
Porto Carras tatil köyüne ulaşımları engellenirken, Selanik içinde yasak
  +
bölge bulunmayacak.Kuzey Yunanistan'dan Sorumlu Bakan Giorgos Paschalidis,
  +
"Açık ve çok kültürlü bir kent olarak göstericilere hoş geldin
  +
diyoruz," dedi.Yetkililer , AB zirvesini, Atina'da düzenlenecek 2004 Yaz
  +
Olimpiyatları öncesi, geçilmesi gereken son derece önemli bir sinav olarak
  +
görüyor.
  +
  +
* should be recognized as az<n>
  +
149 azı<n>: Böylesi bir uzlaşmaya varılmazsa da, Meclis'te üçte ikilik bir
  +
çoğunluğa ulaşmak olanaksız gözüküyor.Öte yandan, DSS'nin Miçiç'i
  +
Meclis Başkanlığı görevinden düşürüp yeni bir Meclis Başkanı
  +
seçilmesini sağlamaya çalışarak, onun cumhurbaşkanı vekili seçilmesini
  +
engellemeye çalışacağı yönünde söylentiler bulunuyor.Ne var ki, DSS'nin
  +
14 Aralık'ta 2003 bütçesinin Meclis'ten geçmesini engelleme çabasının
  +
başarısızlığa uğraması, Koştunitza'nın Partisi'nin, en >>azından<<
  +
şimdilik, ne Miçiç ne de Cinciç'i koltuklarından düşüremeyeceğini
  +
gösteriyor.
  +
  +
* should be recognized as araç<n>
  +
131 aracı<n>: Çarpışmanın ardından kontrplak levhaları >>aracın<< içine girdi."
  +
dediği belirtildi.Kaza yerinde incelemelerde bulunması beklenen Yunan
  +
Başbakanı Kostas Simitis "Soruşturma sonucunda ortaya ne çıkarsa
  +
çıksın, bu trajik bir olay olarak anılacaktır." dedi.Kazadan kurtulanlar
  +
ve polis kaynakları kamyonun yüksek hızla bir tepeden aşağı inerken
  +
kontrplak yüklü treyler bölümünün birdenbire otobüsün yaklaşmakta
  +
olduğu karşı şeride geçiverdiğini belirtti.

Revision as of 12:16, 21 July 2011

  • ^takdirde/takdir<n><loc>/takdir<n><loc><3s>/takdirde<postp>/takdirde<postp><3s>$


  • Itself is a noun >>güven<< tam garanti sağlamamakta; güve<n>


  • Should be recognized as tanım<n> tan<n>: Kesinlikle her türlü grup ayrımcılığına karşı çalışarak bir

yurttaş >>tanımı<< oturtabilmeye uğraşıyoruz." diyor.

  • Should be recognized as satım ,satı<n>: Soruşturmalar gümrük, belediye varlıkları, emlak alım >>satımı<<, hafif

sanayi, uyuşturucu ve insan kaçakçılığı gibi tüm ekonomik ve siyasi alanlarda bağlantıları bulunan, iyi örgütlenmiş ve sağlam yapıda bir yeraltı dünyasının varlığına işaret ediyor.


  • Should ber recognized as kesin, kes<n>: 2001 yılında Romanya tek taraflı olarak sermaye hareketlerini - >>kesin<<

üyelik müzakerelerinin başlangıç yılı olan - 2004 yılına kadar serbest bırakacağını açıklamıştı.

  • Should be recognized as yaz<v>, yaz<n>: Tanınmış ekonomist ve eski Romanya Maliye Bakanı Daniel Daianu bazı

çözümler öneriyor. Daniel Daianu, Southeast European Times için Bükreş'ten >>yazdı<< - 17/02/03Son yıllarda uluslararası tartışmalarda küreselleşmeden daha fazla gürültü koparttığı savlanabilecek bir kavrama rastlamak oldukça zordur.


  • Should be recognized as isim<n>, is<n>: Hırvatistan'dan manzaralar ve Hırvat sahillerini gösteren resimler, yıl

boyunca başlıca televizyon kanallarında yayınlanıyor.Ülke, sadece Avrupa'nın dört bir yanından gelen turistler için değil, Adriyatik Denizi'nin Hırvatistan tarafını yeni keşfetmeye başlayan sayısız ünlü >>isim<< için de popüler bir tatil noktası haline geldi.



  • Should be recognized as tarım<n>

566 tar<n>: Kesin olan, uluslararası mal sistemin ölümcül krizlerin önünü alabilmek için kayda değer değişimler geçirmesi gerektiğidir.Serbest ticaret, varsıl ülkeler >>tarımı<< yoğun bir biçimde destekler ve kendilerini "zarara uğramış" hissettiklerinde ticari kotalar uygularken yoksul ülkelerin işine yarayamaz; ikili konuşmalar ve riyakarlık serbest ticaretin temel değerlerini alaşağı etmekte ve adil ticareti savunanlara malzeme sağlamaktadır.




  • Should be recognized as dava<n>

529 dav<n>: Örneğin Fershped'in özelleştirilmesi ile ilgili >>dava<<, işte bu yüzden bu kadar büyük bir önem taşıyor ve medyanın da, devlet yolsuzlukla mücadele komisyonu başkanı Slagjana Taseva'nın açıklamalarını görmezden gelmekten vazgeçmesi gerekiyor.SE Times: Makedon hükümetine yerel ve bölgesel merkeziyetçilikten uzaklaşma konusunda ne gibi bir politika önerirdiniz?Joseph: Hükümete, muhalefetten ve bu meseleyle ilgili diğer taraflardan gelecek eleştirilere karşı dimdik durabilecek cesareti göstermesini önerirdim.



  • should be recognized as ölüm<n>

495 öl<n>: Dr. Edona Deva, söz konusu şikayetle hastaneye getirilenlerin yaşamlarını yitirmeleri durumunda, söz konusu >>ölümün<< nedeni olarak 'uyuşturucu kullanımı'nın gösterilmediğini ve bu ölümlerin yalnızca "trajik" ölümler olarak kayda geçirildiğini belirtiyor.


  • Should be recognized as verb açıkla<v>

490 açık<n>: ABD bu oluşumu desteklediğini >>açıklarken<<, bloğun yakında Adriyatik Çerçeve Anlaşması'nı imzalayacağı belirtiliyor.Toplam on milyon nüfusa sahip üç küçük Balkan ülkesinin şanslarını ölçmek için hl erken de olsa, söz konusu rakamın NATO'nun genişlemesinde "kritik bir büyüklük" olduğu da su götürmez bir gerçek.







  • sould be recognized as "emin<n>"

405 em<n>: Bunu başarabilirsek, >>eminim<< bu, ülkenin değerini de artıracaktır."

should be recognized as mesele<n> 197 mesel<n>: İlk olarak bu >>mesele<<, AB'ye üye olmak isteyen tüm ülkeler açısından önem taşıyor.

  • should be sigara<n>

189 sigar<n>: Bu hafta ayrıca: Sighisoara ortaçağ festivali, Arnavutluk'ta halka açık yerlerde >>sigara<< yasağı ve Sırbistan-Karadağ sınırında gümrük kargaşası. Southeast European Times için Balkanblogs'dan derlemeler 04/08/06 Ağustos ayında, insanların çoğu ya plajdalar ya da plajda olmayı diliyorlar.

  • should be recognized as et<v> or tedarik et<v>

187 eder<n>: Çıkan dersler nettir: Piyasaların etkin bir biçimde düzenlenmesine duyulan gereksinim; kamu mallarını tedarik >>ederken<< devletin rolü; kurumların (devlet yapılarının) rolü; kamu mallarına duyulan gereksinim ve dünya ekonomisinin iyi yönetilmesi; çeşitliliğin önemi ve siyaset yaparken siyaseti sahiplenmek.


  • should be recoginzed as et<v>

180 edip<n>: Romanya ABD'den Irak Büyükelçiliği'nin kapatılması yönünde gelen istemi ve Iraklı diplomatları sınırdışı >>edip<< etmemeyi düşünüyor.


  • sould be recognized as çık<v>

177 çıktı<n>: Yarışlara katılan 150 rafting botu, kayık ve kanonun yariscilari, 25 Temmuz günü 90 km'lik etkinliğin 3 ayağı olan Strbacki Buk şelaleleri yarisini tamamlamalarının ardından adaya >>çıktılar<<.

  • should be recognized as metan<n>

175 meta<n>: TİRAN, Arnavutluk -- Sanayi Bakanı Viktor Doda 23 Şubat Pazartesi günü yaptığı açıklamada, bir bitümen madeninde meydana gelen >>metan<< gazı patlamasında altı madencinin öldüğünü, en az sekizinin de yaralandığını söyledi.

  • should be recognized as either taşıma<n> or taşı<v>

171 taş<n>: Aslında gemi >>taşıma<< konteynerleri olan büyük metal kutular, büyük ve renkli bir plastik kubbenin altında kurulu çadırda yan yana dizilmişler.

  • should be recognized as uzun<adj>

168 uz<n>: Bir yıl fazla kısa, iki yılsa fazla >>uzundur<<," sözlerini yayinladi.Alman Başbakanı Gerhard Schroeder'in eski dış politika ve güvenlik danışmanlığını yapan 53 yaşındaki Steiner, misyonun Haziran 1999

  • should be recognized as usta<n>

168 us<n>: Katilleri adalete teslim etmek için her şeyi yapacağız," diye konustu.Finlandiya'nın eski başbakanlarından olan Holkeri, >>usta<< Alman diplomat Michael Steiner'in yerini alarak, dördüncü UNMIK Baskani oldu. kuruluşundan bu yana Kosova'daki üçüncü BM yöneticisi.

  • should be recognized as yoksun<adj>

160 yok<n>: IMF'nin 90 boyunca kendisinden yardım isteyen ülkeleri yönlendirdiği yollar da bu yaklaşımın net örneklerini ortaya koymaktadır.bir diğer örnek de enerji piyasalarının "liberalleştirilmesi"nde, gerekli düzenlemelerden >>yoksun<< ve gelişmekte olan piyasalarda, tüketicinin korunmaya muhtaç olduğu piyasalarda vücut bulmuştur.

  • should be recognized as aç<v>

156 açacak<n>: BH Başbakanı Adnan Terziç çalışmasının onaylanmasını memnuniyetle karşılayarak, bunu hükümet ve uluslararası toplum açısından büyük bir başarı olarak nitelendirdi.Diğer yandan, BH'deki uluslararası bağış kuruluşlarıyla yerel yetkililer Perşembe günü, Saraybosna yakınlarındaki Butmir kentinde bir askeri eğitim merkezi >>açacaklar<<.

  • should be recognized as bin<num> or bin<n>

149 bini<n>: En kötü duruma karşı hazırlıklı olmak için, Yunanistan, 33 kamu savcısını, tutuklamaları işleme koyma ihtiyacına karşı hazırda bekletiyor.Yetkililer, Selanik'e en az 60 bin göstericinin gelmesini ve zirve sırasında protesto gösteriler düzenlemelerini bekliyor.Gostericiler ise, bu rakamın 100 >>bini<< bulacağıni soyluyor.Göstericiler, "sosyal itaatsizlik" olarak nitelendirilen eylemlerde bulunacaklarını bildiriyor.Göstericilerin Porto Carras tatil köyüne ulaşımları engellenirken, Selanik içinde yasak bölge bulunmayacak.Kuzey Yunanistan'dan Sorumlu Bakan Giorgos Paschalidis, "Açık ve çok kültürlü bir kent olarak göstericilere hoş geldin diyoruz," dedi.Yetkililer , AB zirvesini, Atina'da düzenlenecek 2004 Yaz Olimpiyatları öncesi, geçilmesi gereken son derece önemli bir sinav olarak görüyor.

  • should be recognized as az<n>

149 azı<n>: Böylesi bir uzlaşmaya varılmazsa da, Meclis'te üçte ikilik bir çoğunluğa ulaşmak olanaksız gözüküyor.Öte yandan, DSS'nin Miçiç'i Meclis Başkanlığı görevinden düşürüp yeni bir Meclis Başkanı seçilmesini sağlamaya çalışarak, onun cumhurbaşkanı vekili seçilmesini engellemeye çalışacağı yönünde söylentiler bulunuyor.Ne var ki, DSS'nin 14 Aralık'ta 2003 bütçesinin Meclis'ten geçmesini engelleme çabasının başarısızlığa uğraması, Koştunitza'nın Partisi'nin, en >>azından<< şimdilik, ne Miçiç ne de Cinciç'i koltuklarından düşüremeyeceğini gösteriyor.

  • should be recognized as araç<n>

131 aracı<n>: Çarpışmanın ardından kontrplak levhaları >>aracın<< içine girdi." dediği belirtildi.Kaza yerinde incelemelerde bulunması beklenen Yunan Başbakanı Kostas Simitis "Soruşturma sonucunda ortaya ne çıkarsa çıksın, bu trajik bir olay olarak anılacaktır." dedi.Kazadan kurtulanlar ve polis kaynakları kamyonun yüksek hızla bir tepeden aşağı inerken kontrplak yüklü treyler bölümünün birdenbire otobüsün yaklaşmakta olduğu karşı şeride geçiverdiğini belirtti.